Tırnak yeme 2 -3 yaş civarında başlayan ve pek çok çocukta görülen bir davranıştır. Çocuklar
çeşitli sebeplerden dolayı tırnak yemeye başlarlar ve bu davranışı sürdürürler.
Bebeklikten çocukluğa geçişte, çocuklar bilinmeyen dünyayı ve nesneleri keşfederken zaman
zaman bir nesneye ihtiyaç duyabilirler. Bu nesne kimi zaman bir battaniye, kimi zaman
annenin göğsü, saçı, sürekli yanlarında taşıdıkları bir oyuncak, ağza götürülen parmaklar
olabilir.
Tırnak yeme davranışını söndürmeye odaklanmaktan ziyade, davranışın altında yatan sebebi
araştırmak önemlidir. Zira sebebi keşfedilmeden söndürülen davranış, başka bir davranışa
dönüşebilir. Örneğin tırnak yiyen bir çocuk, uygulanan teknikler sonucu tırnak yemeyi
bırakabilir ama altında yatan sebep hala devam ettiği için tırnak yeme davranışı yerini parmak
emme, altına kaçırma, saç koparma gibi davranışlara bırakabilir. Dolayısıyla davranışa yol
açan etmenler araştırılmalıdır.
Ailede, okulda veya çevrede tırnak yiyen birisi varsa, çocukların bu davranışı model alması
ve kopyalaması olasıdır. Yani çocuğun davranışı taklit yoluyla öğrenmesi muhtemeldir. Öte
yandan çocuğun hareketlerinin kısıtlanması, baskıcı, otoriter, kısıtlayan bir ebeveyn tutumu,
kardeş kıskançlığı, çocuğun davranışlarının çoğunlukla tasvip edilmemesi, çocuklar arasında
ayrım yapılması, anne ve babanın yeterince ilgi ve sevgi göstermemesi, cinsel istismar,
korkular ve kaygılar, çocuğun yanında yaşanan geçimsizlikler gibi pek çok hayat olayı ve
rutindeki değişiklikler tırnak yemeye sebebiyet verebilir.
Çocuklar çoğu zaman bu davranışı kendilerini rahatlatmak, güvende hissetmek, duygu
durumlarını regule etmek, stresi azaltmak, sıkıntı gidermek için bilinçsizce yaparlar. Öte
yandan bu davranış kimi zaman kendini veya etrafındakileri cezalandırma olarak da
değerlendirilir. Tüm bu etkenlerin yanı sıra çocuğun hayatındaki ve rutinindeki değişimler de
davranışa sebebiyet verebilir. Örneğin kardeşi yeni doğmuş bir çocuk, kardeşine olan ilgiyi
kıskanıp, regresif davranışlar sergilemeye başlayabilir ve bebeksi tavırlar içine girebilir.
Tırnak yiyen çocuğa nasıl destek olunur?
Ebeveynlerin aklına ilk gelen yöntem ‘acı oje sürmek’, defalarca ‘yapma’ diye uyarmak, ulu
orta çocuklarının tırnak yemesinden bahsetmektir. Oysa bu eylem planlarının, davranışı
söndürmekten ziyade pekiştirdiği görülmektedir.
Eğer davranış pekişmemişse ve çocuk etiketlenip, farkındalık kazanmamışsa, söndürmek çok
da zor değildir.
Ne yapılabilir?
En büyük enerji, davranışın altında yatan sebepleri araştırmak olacaktır. Bu sebeplerin
düzenlenmesi için özen gösterilmelidir.
Aile katı ve baskıcı bir tutum sergiliyorsa bunu yumuşatabilir.
Çocuk tırnak yediği esnada, el ve ağız oyalayacak etkinliklere yönlendirilebilir (oyun
hamuru oynamak, parmak boyama, kuruyemiş gibi yiyecekler vermek, yumuşak
toplarla oynamak gibi)
‘Yapma, yeme’ gibi uyarılar minimuma indirilebilir.
Çocuğun ne zaman, ne sıklıkla tırnak yediği araştırılıp, davranış günlükleriyle takip
sağlanabilir. Böylelikle davranışın altında yatan dinamik hakkında ipuçları elde
edilecektir.
Mevcutsa çocuğun yanında yaşanan tartışmalar sonlandırılabilir.
Tırnak bakımı çocuğa yaptırılabilir.
Cezalandırma, azarlama, şiddet uygulama, acı biber & acı solüsyon sürme, çocuğun
yanında başkalarına durumdan bahsetmekten kaçınılabilir.
Çocukla bire bir, nitelikli zaman geçirmek önemlidir.
Çocuğun duygu ve düşüncelerini rahatça ifade edebileceği ortamlar yaratılabilir.
Sohbet, oyun, resim çizme gibi.
Çocuğun davranışlarını takip ettiğiniz algısı yaratılmamalıdır. Zira bu ikincil
kazanımları da getirir. Çocuk ilgi çektiği için tırnak yemeye devam edebilir.
Yasaklamalardan ve katı kurallardan uzak durulmalıdır. Yasak olan cezbedici olacağı
için süreci pekiştirebilir.
Denediğiniz işe yarayan ve işe yaramayan yöntemleri gözden geçirilebilir.
Yaşı 7 ve üstündeyse alışkanlıklardan vazgeçmek üzerine motivasyon konuşması
yapılabilir.
Çocuğun yeterince dinlendiğinden emin olmak önemlidir.
Süreç uzuyor, herhangi bir değişim yaşanmıyor ve çocuğun işlevselliği etkileniyorsa
uzman desteği almakta fayda vardır.
İrem Alişanoğlu Polat
Uzman Klinik Psikolog